ŷ

Jump to ratings and reviews
Rate this book

Tante Rosa

Rate this book
İlk yayımlandığında "yerli" olmamakla eleştirilen Tante Rosa, Sevgi Soysal'ın, sinemaya da uyarlanan en özgün eseridir. Bir roman bütünlüğüne sahip olacak şekilde birbirine ustalıkla bağlanmış on dört hikayenin ana konusu kadınlık ikilemleridir. Sevgi Soysal'ın, o kendine özgü ironisiyle anlattığı Tante Rosa, yaşamın kurallarına ve sınırlandırmalarına başkaldıran, ancak kadınlığına hapsolduğu için hep yenilen biridir. O, "bütün kadınca bilmeyişlerin tek adıdır."

103 pages, Paperback

First published January 1, 1968

36 people are currently reading
1,944 people want to read

About the author

Sevgi Soysal

21books209followers
Sevgi Soysal was born in Istanbul in 1936. She grew up in Ankara with her father, an architect-bureaucrat originally from Salonica, and her German mother. She studied archaeology in Ankara, continuing her education in that field as well as theater at Göttingen University.

Soysal’s first volume of short stories, Tutkulu Perçem (Passionate Bangs), was published in 1962, the same year that Soysal began working for the Turkish national television and radio (TRT). She went on to write Tante Rosa, a novel of interconnected stories based upon the life and personality of her aunt, Rosel. Her novel addressing male-female relationships and the issue of marriage, Yürümek (Walking), was banned upon charges of obscenity. In 1974 Soysal won the prestigious Orhan Kemal Award for Best Novel for Yenişehir’de Bir Öğle Vakti (Noontime in Yenişehir), which she had written while in prison. Her novel Şafak (Dawn), in which she criticized the coup of 12 March by way of the story of a woman exiled in Adana, was published in 1975. Her memoirs of prison life, originally published in the newspaper Politika, were published in a single volume as Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu (Yıldırım Area Women’s Ward) in 1976. In another book of short stories, Barış Adlı Çocuk (A Child Named Peace), Soysal describes with great literary aplomb the social and political changes during that time, often based upon keen observations of her personal experiences.

Soysal was diagnosed with cancer, which resulted in her death on 22 November 1976. She left behind an incomplete novel, Hoşgeldin Ölüm (Welcome, Death!).

A masterful critic of social injustice, gender inequality, and militarism, Sevgi Soysal’s writings are essential to understanding Turkey since the 1960’s. The fact that Soysal’s complete works continue to attract a devoted readership is proof of the power of her writing, as well as her lasting influence upon both the Turkish public and the intelligentsia.




Soysal’s early stories and essays are of an existentialist bent, as they emphasize the anxiety of the individual vis-à-vis society. In her later works, Soysal’s focus shifts to that of the relationship between the individual and society and to various social issues. Soysal stands out as an author who refused to meet the constricting social demands of her time, most especially those concerning gender. Soysal never flinched when it came to challenging the conformism that she observed in society, including that within the oppositional leftist movement, though she herself took a keen interest in contemporary leftist ideology. In her works, whether memoirs of prison life in Ankara, or the novel-in-stories, Tante Rosa, or any of her other works, Soysal addresses the loopholes, the hitches and glitches in the dominating system with sharp intelligence and scathing irony. Female protagonists who are not afraid to reckon with themselves, or to question their own actions and how those actions are dictated by society, always hold a prominent place in Soysal’s work. These are characters who do not hesitate to embark upon adventures, to live their lives rather than remaining pent up or static, even though they often know that their lust for life will inevitably lead them into certain pitfalls. Whether within the context of prison or the leftist movement, as a newspaper columnist or as a “housewife,� Sevgi Soysal never failed to criticize, with her ironic wit, both herself and the social pressures that constrict the individual, and to reveal the inner workings of daily oppression.

Turkish journalist Yıldırım Türker says that for him, Sevgi Soysal is “a tulle of shrewd attitude, rebellious joy, and intelligence glistening with the sheen of compassion, through which I viewed the world in my early youth.�

Ratings & Reviews

What do you think?
Rate this book

Friends & Following

Create a free account to discover what your friends think of this book!

Community Reviews

5 stars
1,475 (44%)
4 stars
1,195 (36%)
3 stars
497 (15%)
2 stars
92 (2%)
1 star
20 (<1%)
Displaying 1 - 30 of 290 reviews
Profile Image for ճğ.
146 reviews69 followers
November 26, 2017
Önce bir itiraf ile başlayacağım. Bu kitabı peş peşe iki defa okudum çünkü ilkinde hiçbir şey anlamadım. Bunun iki sebebi olabilir: Birincisi kitabı ince olduğu için nasılsa bir çırpıda okurum ben bunu diye düşünüp hızlı bir okuma gerçekleştirdiğim için. İkincisi de şimdiye kadar okuduğum en sıra dışı kitap olduğu için.

Evet, bu gerçekten de sıra dışı bir kitap ve bana göre bu özelliğini ana karakter Rosa’dan ve yazarın ironik anlatımından alıyor. Kitabı ilk okuduğumda anlatım dilini çözememiştim; peş peşe kurulmuş devrik cümleler, birbirini tekrarlayan kelimeler, cümle içerisinde � (üç nokta) işareti konarak boş bırakılmış yerler. Alışık olmadığım bir düzende ilerleyen bu satırlara kendimi veremiyor ve sık sık hikayeden kopuyordum. Bununla beraber bir de ana karakteri tam olarak çözümleyememiştim. Aykırı davranışları, farklı hayat tarzı onu kafamda bir türlü oturtamamaya neden oluyordu. Yoksa ben mi yanlış anlıyordum okuduklarımı? Kitabı bitirdikten sonra kendimi çok kötü hissettim. İlk sayfasını büyük bir merakla açtığım kitabın, son sayfasını hüsranla kapatmayı asla yediremedim kendime ve hemen akabinde inatla tekrar okumaya başladım. Sevgi Soysal’� ilk defa okuyordum evet ama son olmayacaktı, olmamalıydı. Çünkü hakkında çok güzel, çok özel şeyler okumuştum bu zamana kadar ve hepsi de ayrı ayrı bende onun eserlerine karşı büyük merak uyandırmıştı. Sorun bende olmalıydı, lütfen öyle olsundu. Nihayet ikinci okumamla birlikte bütün taşlar yerine oturdu ve şimdi daha mutlu bir okurum :)

Kitap, Tante Rosa isimli ana karakterin, hayatının farklı zamanlarını yansıtan 14 farkı öüden oluşuyor ve yanılmıyorsam öülerin çoğu Almanya’da geçiyor. ilk öü Tante Rosa’nın çocukluğunda at cambazı olma hayali ile başlıyor. ilerleyen öülerde Rosa’nın hayatını sürdürebilmek adına giriştiği sıra dışı işleri (vestiyer-tuvalet temizleyiciliği, bir genelevde kasiyerlik, şişe toplayıcılığı vb..), mutsuz evliliklerini, terk edişlerini, kendini ifade edemeyişlerini, başarısızlıklarını okuyoruz. Bir de her öüde mutlaka adı geçen, ana karakterle bütünleşen ve onun üzerinde büyük etki yaratan Sizlerle Başbaşa dergisi var. Rosa hayatı hep bu dergiden okumuş. Kendi deneyimleyene kadar da hep orada anlatılan aşklardan, hikayelerden, karakterlerden, haberlerden etkilenmiş. Bu nedenle yaşadığı benzer deneyimlerden sonra dergide okuduklarına hep bir gönderme yapıyor. Kitabın bu birleştiriciliğini çok sevdim.

Bence Tante Rosa, üzerinde uzun uzun düşünülmesi ve anlaşılması gereken bir karakter. Neden sık sık iş değiştiriyor? Neden birlikte olduğu adamlara katlanamayıp ardında küçük çocuklar bırakarak onları kolayca terk ediyor? Neden sürekli başarısızlığa uğruyor ve hikayeleri aslında bize ne tür mesajlar vermeye çalışıyor?

Yazar Sevgi Soysal kendi cümleleriyle Tante Rosa’yı şöyle ifade ediyor:
“Tante Rosa; iş aramak demektir. Aşık ve koca aramak demektir. �
“Tante Rosa bir kapı dışarı atılmadır. Çalıştığı ayın parasını bile alamadan.�
“Bir de Sizlerle Başbaşa dergisidir Rosa.�
“Tante Rosa, bütün kadınca bilmeyişlerin tek adıdır.�


Kitap ile ilgili yaptığım okumalardan anladığım kadarıyla Sevgi Soysal ana karakteri oluştururken kendi aile ve yaşam deneyimlerinden etkilenmiş. Ana karakter aslında Sevgi Soysal’ın anneannesi, teyzesi ve kendisininin bir bileşimi. Yani bu üç kadının tek bir karaktere bürünmüş hali Tante Rosa. Kitap, ilk basımının yapıldığı 1968 yılında pek anlaşılamamış hatta Türk toplumu tarafından yerli olmamakla eleştirilmiş. Bunun nedenlerini kitabı okuduğunuzda net bir şekilde anlayabiliyorsunuz. Ayrıca yazarın Alman bir annenin çocuğu olduğunu, dolayısıyla annesinin yanında, farklı bir toplumda yetiştiğini ve bu topluma (kültüre) mensup aile bireylerinden etkilenmiş olduğunu bilmek de kitap ile ilgili eski zamanlarda yapılan farklı yorumlamalara gereken bütün cevapları veriyor aslında.

Tante Rosa’dan sonra Sevgi Soysal’dan okumak istediğim bir sonraki kitaplar 12 Mart olaylarından bahsettiği “Yenişehir’de bir Öğle Vakti� ve yakalandığı kanser hastalığı dönemlerinde yazdığı, 12 Mart dönemi cezaevi koşullarını anlatan “Barış Adlı Çocuk�.

Yazarın, yorumumda adı geçen tüm kitaplarını okumanızı şiddetle öneririm.

Kitapla Kalın,
Profile Image for Miray.
122 reviews19 followers
July 28, 2015
Harika harika harika! Türk edebiyatında bugüne dek rastladığım en başarılı kadın öüsü diyebilirim. Hani bazı kadınlar vardır, anneanneler, teyzeler, hiç duymamışlardır bile belki feminizmi. Ama onların varoluşları o kadar güçlüdür ki, kendileri başlı başına mücadelenin vücut bulmuş halidirler zaten. Dünyadaki tüm değer yargılarına, kadınlıkla erkeklikle ilgili tüm saçmalıklara kurşungeçirmez, cıvıl cıvıl, bir yanı da hüzünlü harika bir karakter Tante Rosa. Hayran kaldım. İşte edebiyatta bir mesaj verilecekse, bir toplum resmi çizilecekse, böyle çizilmeli. Kör göze parmak değil, ışıl ışıl işlenmiş bir hikayenin içinde, kendiliğinden.

Okunsun okunsun, tekrar tekrar okunsun.
Profile Image for Burak.
214 reviews157 followers
October 9, 2022
Çok korkmuştum bu kitaba başlarken Sevgi Soysal da anlayamadığım, bana hitap etmeyen yazarların arasına katılacak diye, ne kadar yanılmışım. Tante Rosa muhteşem bir metin. 14 kısa anlatıyla çocukluğundan başlayıp ölümüne kadar takip ediyoruz Rosa'yı. Bazen kendi arzularını takip etse de çoğu zaman toplumun ona dayattığı kurallara uymaya çalışan ama yine de toplumda bir yer edinemeyen, kadın olduğu için kendisine sürekli yeni kurallar dayatılan ve neyi tercih ederse etsin "doğru" olana ulaşamayan bir karakter Rosa. Üzerine ne söylersem ukalalık etmişim gibi hissedeceğim galiba, özetle çok ama çok sevdim ben bu kısacık kitabı.

Sevgi Soysal'la tanışmak için çok geç kalmışım. Yazdığı her şeyi okuyacağım.
Profile Image for Heba.
1,210 reviews2,963 followers
December 29, 2021
العمة " روزا " ...امرأة عجوز عنيدة...متمردة..جريئة ، تتمتع بروح دعابة مُشاكس ، لديها رصيد لابأس به أبداً من التصرفات الطائشة المتهورة...
المشيب يغزوها...والتجاعيد شقت طريقها في وجهها ، ورسمت تغضنات على جلدها ، وتراها تكسو وجهها بمساحيق التجميل وتهتم بأناقتها وزينتها...هى تريد أن تبدو دائماً جميلة...إنها رغبة الأنثى التى بداخلها والتي لا تخضع لمُضي الزمن...
تحب...وفي كل مرة تبدأ الحكاية بحماقة وتنتهي بكارثة...
امرأة لا تنصت إلا لصوتها الداخلي هو من يُملي عليها خياراتها ويُصدر الأحكام بشأنها دون أن تنتظر رأي الآخرين...
لم تجلس حبيسة جدران منزلها وحيدة بل كانت تبحث عن عمل إصراراً منها على الحياة....بالرغم من خيباتها المتكررة...فقد كانت تعرف طرقاُ سريعة لكسب المال وطرق أسرع لتبديده....
بنهاية المطاف هل يمكنني قول شيء ما...
ولكن بصوت خفيض...بالرغم من تصرفاتها الطائشة وحماقاتها والبذاءات التي كانت تطلقها من وقتٍ لآخر والتي لم أتقبلها أبداً... إلا إنني أحببتها....
- ماذا....لم أسمعك جيداً...؟..
لقد أحببتها...لا أدري كيف ولكنني قد فعلت...
أحياناً نفتقد لبعض الأشياء كثيراً ، وخصوصاً لو كان الحب هو الشيء المفقود ، فجأة يتغير مقياس الشخص ولا يعرف الصواب من الخطأ..
Profile Image for Yaprak.
429 reviews145 followers
June 3, 2018
Uzun zamandır okuduğum en hüzünlü şeydi.
Profile Image for Hakan.
223 reviews184 followers
February 5, 2017
yeniden yeniden başlamak, sadece inat, sadece ısrar etmek direnmek midir?.. bırakıp gitmek özgürlük müdür hep?. bilmeden yaşamaya yaşamak denir mi, anlamadan ölmeye ölmek?.. tante rosa “hayır”ın hikayesi. küçük, basit, ironik, iyi ki ironik, güzel bir hikaye.

(aşağıda tante rosa’yı boyun eğmeyen bir özgürlük savaşçısı ilan eden, onun kendi seçtiği hayatı yaşadığını söyleyen beş yıldızlı yorumlar var. basit, meselesini doğrudan anlatan bir kitabı anlamadan, anlamamaktan bile kötü bir yanlış anlamayla hatta anlattığının tam karşıtı bir anlamayla sevmek nasıl korkunç bir şey anlamak mümkün değil!)

sevgi soysal tante rosa’yı ön hazırlık yapmadan, bitirememe korkusuyla ve hiçbir hikayeyi düzeltmeden yazıp “ansızın� bitirdiğini söylemiş bir söyleşisinde (söyleşi kitabın bilgi yayınevi baskısının sonunda mevcut). bu yöntem(sizlik) neredeyse mucizevi biçimde kitaba bir işlerlik, bir güç katmış. (erdal öz, tante rosa için “çeviri hikaye� demiş, bu “içimden geldiği gibi� diline rağmen nasıl demiş, bu kitap niye sevilmemiş, bunu da anlamak mümkün değil!)

zamanında, nasıl bir mantıkla bilinmez, “yerli� olmamakla eleştirilirken sevgi soysal’ın bir cevap ya da savunma olarak anneannesinden, teyzesinden bahsettiğini, kitaptaki hikayelerin gerçek olduğunu söylediğini de (bilgi yayınevi baskısından) bildiğimize göre toparlayalım: kötü, çok kötü olabilecek tante rosa gerçekliğe eleştirel, ironik ve zaman zaman eğlenceli bakışıyla, bu bakışı yansıtan diliyle güzel bir kitap olmuş.

alıntıyla bitiriyorum. hem kahraman tante rosa için hem de kitap olarak tante rosa için okumak mümkün: “yeni bir tante rosa, bilen, tanıyan, anlayan bir tante rosa yaşamalı, gerçekten yaşamalı�"
Profile Image for Konserve Ruhlar.
293 reviews187 followers
October 2, 2013
Dünyanın en özgür kadını mıydı Tante Rosa? Yoksa dünyanın özgür olmak isteyen tüm kadınlarının tek bir bedende toplanmış hali miydi? Kimdi?
At cambazı olmak isteyen küçücük bir kızdı en başta. Kendine özgü hayalleri vardı. Daha küçücük bir çocukken, parlak üniformalı yakışıklı subayların , ilk fırsatta kendi bencilliklerinin efendisi olduklarını gördü. Hayatın magazin dergilerindeki büyüsünün gerçek olmadığını anlayıverdi. Kendini keşfettiğinde ötekileştirildi. At cambazı olamadığı gibi rahibe olmayı da beceremedi. Denedi ama. Hayatı boyunca denedi. İstediklerinin peşinden gitmenin kötü bir şey olmadığını bilemeyişine rağmen, tüm bilmeyişlerinin izinden yol aldı.
𱹲ı:
Profile Image for Çağdaş T.
175 reviews274 followers
March 26, 2017
ŷ arkadaşlarımın birçoğunun 5 yıldız verdiğini görünce acaba bir şeyleri mi kaçırdım diye düşünüp yorumları okudum. Tante Rosa özelinde kitabın vermek istediği mesajlar olsa da ben hiç keyif almadım.
Profile Image for Koray.
276 reviews57 followers
February 1, 2022
Yenişehir'de bir Öğle Vakti'nden sonra hemen okuduğum 2. Sevgi Soysal başyapıtı. Sevgi Soysal çok yaşamayacağını bilmiş ki, kırk yıllık kısacık bir ömre çok şey sığdırmış. Kitap da ömrü gibi kısacık ama yoğun duygular barındırıyor. Sevgi Soysal ‘kendini çok başarısız, varlığını anlamsız, hiçbir şeyi gerçekleştirememiş� bulduğu zamanda yazmış Tante Rosa’yı. Bu sebeple de özel bir romandır, çünkü yazarın iç dünyasına ve ailesine dair fikir sahibi oluruz bu hayalperest karakter sayesinde. Eşine yazdığı şu mektup ne sıcaktır: "...Canım Mümtaz, Bugün Cumhuriyet bayramı. Çocuklar ellerinde kâğıt bayraklarla tafra atıyor sokaklarda. Aynen benim çocukluğumdaki gibi. Gazetelerde demeçler. Donan-çözülen-donan buhran. Eğitim Vakfı’nın son buluşu; cenazeye çelenk göndermeyin! Biraz yukarıda bir ilân: “Serpil Aktan ile Olgun Portakal nişanlandılar.� İş ilanlarına bakıyorum; Musazedelerdenim biliyorsun. Bir sihirbaz, ortaokul mezunu bayan yardımcı arıyormuş, ne dersin? Belki ondan biraz büyü öğrenirim de sana kavuşurum. İlânın birinde de “Almanca’dan anlayan genç bayan aranıyor� diyordu. Telefon ettim, “Ne demek bu Almanca’dan anlayan� diye, “İşe talip olanın kalitesine bakar� dediler; “İ� ne?� dedim; “Birlikte Almancamızı ilerleteceğiz� dediler. Ben de en az buhran kadar dondum. Önümüzdeki hafta, belki, Günter Grass’ın “Davul� romanını çevirmek için Bilgi Yayınevi’yle anlaşacağım..."
“Soysal, Tante Rosa’nın adını, bir Bavyera köyünde gerçekten aforoz edilmiş, çocuklarını, kocalarını bırakıp büyük bir kente gitmiş, at cambazı olmak isteyen, rahibeler okulundan kovulan teyzesi Tante Rosa’dan aldığını belirtir. Ama ardından da şunu da ekler; ‘O büyük annemden başlayıp bende biten çizgidir’�
"...Tekrar tekrar çirkinlikleri yaşamaktır ihtiyarlık. bir insan erken gelen yaşlılıklardan sorumludur..." (İhtiyarlık)
"...Rosa’nınbabası on sekiz yıllık garantiyi dolduramadan ölünce anacığı firma değiştirerek Rosa’nın mutluluğunu yeniden garantiye aldı..." (Yeni evlilik)
"...Aile mutfakta, yatak odasında ve bodrumda savaşın eksilmesini bekliyordu.Savaş eksilmiyordu, önce babalar eksildi, sonra ağabeylereksildi, savaş eksilmedi..."
"...Tante Rosa, bir sabah uyandı, kendi hayvanının da uyandığını anladı ve kendi hayvanını sevdi..." (Cinselliği keşif)
"...Bir kedi her zaman güzeldir. Açlık, tokluk, aşk, nefret tanımayan sürekli bir güzellik..." (Kediler)
"...İnsanları sevmemeye başladı mı insan, insan gibi yaşamayı da sevmemeyebaşlıyor, insan gibi çalışmayı, kazanmayı, yemeyi, içmeyi, sevişmeyi, ölmeyi..."
"...O Rosa ki kimseye bir şey öğretemeyip,kimseden bir şey öğrenmeyendir..."
Profile Image for Mehtap Budak.
38 reviews9 followers
September 20, 2020
İlk kez 1968 yılında yayınlanan bu kitap için Funda Soysal “Türkiye için erken öten bir horoz gibidir� diyor. Geçen 52 yıl sonrasında aslında durumun pek değişmediğini görmek çok acı.

“Tante Rosa rahibe okulunda vücudunun kötü bir şey olduğunu öğrendi�

“Sen süsüne, güzelliğine düşkün bir günahkarsın�

Bir çok kültürde günümüzde de din olgusu altında kadına yapılan baskıyı kanıksamış olarak izlemiyor muyuz?

“Eve aldığı birkaç parça eşyanın bekçiliğini yapmadım diye bana çatacak adam değil , felsefeye ihtiyacım var benim, ya, felsefeye. Benim kocam bana Hisndistan’� anlatır, oranın değişik inanışlarını anlatır.�

Kadınları anlamıyorum diyen erkeklere ithaf ediyorum.

Kitap gerçektende bir çok kadının iç sesine tercüman oluyor. Ne yazık ki çoğumuz onun kadar cesur değiliz. Kaçımız, konfor alanımızdan (Bu alan gönüllü hapishanelerimiz olsa bile) çıkabilmeyi göz önüne alabiliyoruz?
Rosa “ilkbaharda uçuşan kavak pamuğu� olsa bile kendi iradesiyle bunu seçme özgüvenini gösterebilmiş.

Yapısal olarak tekrar eden cümleleri ilk etapta yadırgasamda sonrasında alıştım. Bu arada “Tante Rosa’nın Düşü� bölümü beni en etkileyen bölüm oldu.
Profile Image for Gülnur Baytaroğlu.
7 reviews3 followers
February 15, 2014
"Adam ses etmeden gitti.Bir şey başlamadan biterse.Tekrar tekrar çirkinlikleri yaşamaktır ihtiyarlık.Bir insan erken gelen yaşlılıklardan sorumludur.Çok konuşmak hiçbir şeyi düzeltmedi.Istediğin kadar yeniden başla anlatmaya,bütün sözcükleri evir çevir; çirkin tekrarları sıvayamazsın.Bir kadının bir kez yalancıktan inlemesi bile fazladır.Bir kez yalancıktan sokulması.Çirkinlikleri tekrarlamaktansa enayi başlangıçlara koşturmalı."
Profile Image for bellatrix begins.
257 reviews17 followers
September 14, 2017
Bu kitabın bir Türk yazar tarafından yazıldığına inanmak zor, Tezer Özlü de biraz böyle gelirdi ama Sevgi Soysal bambaşkaymış. Uyarlama oyun izliyor gibiydim ama bir yandan da acayip keyif aldım, bitsin istemedim. Harika.
Profile Image for Deniz Urs.
56 reviews54 followers
February 3, 2018
Kasvetsiz ve bunalım olmayan, aksine mizahi ve tersinleyen bir dille; kasvetli ve bunalım olabilecek “Kadınca”bir hayatı resmetmiş Sevgi Soysal.
Profile Image for Özgür Sevgi Göral.
44 reviews12 followers
Read
March 24, 2021
Yıllar önce okuduğumda da şimdi de herhalde bundan yirmi yıl sonra okusam da her zaman taze, ışıltılı ve yepyeni kalacak bir metin Tante Rosa. Bir röportajında şöyle demiş Sevgi Soysal: “Önceki kuşağın yazdıklarına, özlerinden çok biçimlerinin cılızlığı açısından karşı çıkmak istedik... Biçimlerin tekdüzeliği, anlatımlarında sadelik adına katlandıkları sığlık, bütün gerçeklik çabalarına karşılık, yaşamayan bir örnek kişiler yaratmaya götürüyordu kendilerini. Kişiyi yeniden ele alıp yeni baştan yaratmak gerekiyordu bu durumda.� Tante Rosa'da bunu yapmış, metin her şeyden önce Türkçe konvansiyonel edebiyatına biçimsel bir itiraz, diliyle, uçarılığıyla, sığlığa karşı mizahla, karakterine gösterdiği şefkatle.
Ama aynı zamanda Tante Rosa'nın pek çok yorumunda yapıldığı gibi onu estetize etmekten ya da idealize etmekten de uzak duruyor bana kalırsa Sevgi Soysal. Kahramanına duyduğu şefkat kahramanıyla arasına koyduğu mesafeyi görünmez kılmamalı bence. Tam da bu meseleyi, okuduğum en güzel Tanta Rosa yorumlarından birinde, Tülin Ural çok iyi tartışmış, o yüzden buraya onun yazısının linkini de ekliyorum, meraklısı okusun diye:
Bu şahane metinde, Tante Rosa bir anti kahraman olarak yüceltilmiyor da, özdeşleşmemiz hep bilinçli olarak engelleniyor. Bütün kadınca bilemeyişlerimizin, içinde hareket ettiğimiz dünyanın sınırlarının ve Tante Rosa'nın kendi 'kusurlu' halinin sonucu bu hikayede bir melankoli ve kayıp da var. Biz kadınlara layık görülen dünyanın sınırlarına çarptıkça çıkan bir melankoli ve kayıp. Tante Rosa da hep o sınırlara çarparak geri döner, parçalanır, ruhu zedelenir ya da aç kalır, soğukta kalır, ayakları üşür. Ama idealize etmeden, estetize etmeden de olsa muhakkak söylemek gerekir ki Tante Rosa, bütün kusurlarına rağmen ya da belki kusurlarıyla, eksikliğini üstlendiği için, kazanıp kaybetmeyi belki de herkes gibi umursamadan yoluna devam ettiği için, hikayesine sadık kaldığı için bu kadar etkileyici bir karakterdir. Kazanmanın ya da kaybetmenin ötesinde, neşeyi ve sıkıntıyı üstlenerek yolunda devam etmenin kendisi tüm kadınlar için muazzam bir kapasiteyi açığa çıkararak yürümek demek. Şeylere hem öfkelenip ama bazen de eline alıp sakince bakarak. Bildiğin, inandığın gibi, elinden geldiği kadar. Yolunda yürümeyi sürdürerek ama.
“Acımadan, hoşgörü nedir bilmeden bakıyordu yeni Rosa:
- Senin bir ağaç gibi, bir kedi gibi, bir kanarya gibi, bir koltuk gibi, bir kâğıt gibi, bir perde gibi, bir giysi gibi, bir kalem gibi, bir şapka gibi, kuruyuverdiğin, uyuzlaşıverdiğin, ötmeyiverdiğin, yırtılıverdiğin, yıkılıverdiğin, eskiyiverdiğin, aşınıverdiğin, bitiverdiğin, uçuverdiğin, demektir bu. Ancak bir ağaç kuruyuverir, bir ev yıkılıverir, bir makina duruverir, bir pabuç aşınıverir, ansızın buharlaşıverir ve hiç önemli de­ğildir bu. Öncesiz ve sonrasız, bağlantısız ve belgesiz tükenivermek bir ağacın, bir evin, bir pabucun hakkıdır. Bir in­sanın, bir insanın ama, bir Rosa’nın niçin eskidiğini bilmem gerek, yeni Rosa’yı bunun üstüne kurmam gerek.�
Profile Image for G. İlke.
1,244 reviews
September 9, 2021
Sevgi Soysal, seni çok büyük seviyorum ya. Yine muhteşem bir hikâyecilik örneği, yine muhteşem bir kitap yazmışsın. Bu kadar erken ölmeseydin kimbilir daha ne hikâyeler anlatacaktın bize.. Tante Rosa hem doğal hem olağanüstü bir kadın. Onun yaşam öüsünü okumak insanı süper hızlı bir "kadının varoluşu" yolculuğuna çıkarıyor. Bana soracak olursanız herkesin okumasını tavsiye ederim, Tante Rosa'nın delilikle gerçekçilik arasında yürüdüğü ve zaman zaman iki tarafa da meylettiği o ince çizgiyi sorgulayın isterim. =)
Profile Image for Öü.
62 reviews
September 6, 2021
elbette tabi aşk da örgütlenmesi ve haklarının savunulması gereken bir şeydir. ve elbette ki bir otomobil, çamaşır makinası, elektrik süpürgesi olamayız ki bizden önceki modelin bozukluklarından sıyrılmış olarak piyasaya sürülmek isteyelim. haklısın tante rosa.

tekrar görüşmek dileğiyle, arada yine seninle konuşmak lazım.
Profile Image for Asli.
10 reviews16 followers
November 3, 2010
kısa ama etkileyici.eğlenceli ama hüzünlü.feminist gibi ama aslında gerçek.
Profile Image for Murat Dural.
Author18 books610 followers
April 17, 2024
İlk Sevgi Soysal kitabımın Tante Rosa olması hayra alamet mi bilemedim; sayısız sesle, yaşla, dönüşümle dolu bu romanın, novellanın olağanüstü bir şaşırtıcılığı var. Sevgi soysal tam bir vantrolog, özellikle kadınlara ait her sesi, yaşı, olayı ve dolayısıyla dönüşümü rahatlıkla aktarıyor. Takdir etmemek elde değil. Herkes hoşlanmaya bilir ama kısalığı, ülke edebiyatına kattıkları ile üü󲹲Աlerde bulunması, ona zaman verilip okunulması gerekli diye düşünüyorum.
Profile Image for Derya Karataş.
35 reviews7 followers
August 26, 2018
Sevgi Soysal'in Tutkulu Perçem kitabından sonra sevgili @handanbali önderliğindeki okuma grubumuza birlikte şimdi de Tante Rosa yı okuduk. Sevgi Soysal mizahi yönü o kadar yuksek ve dayatılmış yargılarla öyle incelikle alay eden birisi ki savaş sonrası yokluk zamanında anlatılanları bile onun o umut dolu cümlelerinden neredeyse yoklugun farkina varmadan dinliyorsunuz. Bu yokluk guclu bir umudun karsisinda anlamini yitiriyor.Ne de olsa becerikli insanların değil, her yolu beceriksizliğe çıkan kişilerde umut asıl anlamını kazanır. Sevgi Soysal ile ilgili yazılmış eleştirilere baktığımda yazarın varoluşçuluk akımından etkilendiği vurgulamışsa da ben bu akımın etkilerini Tutkulu Perçem eserinde daha çok gördüğümü söyleyebilirim. Varoluşçuluk akımının getirdiği karamsarlık o kitaptaki öülerde daha baskinken Tante Rosa absurd hikayelerin toplamı olarak tezahür ediyor. Rosa'nin yasadiklarini absurd olarak gormem bir yandan beni yasadigimiz sistemi cok mantikli gormeye iten kendi basmakalipligimin da yansıması olabilir elbet. Rosa nin en buyuk itirazi her turlu isin baskalarinin tekelinde olmasinda yatiyor ve bu da guclu bir sekilde dile getiriliyor.Feminist yazın ile ilgilenmek isteyenler Tante Rosa gibi topluma karşı çıkan ama bu karşı çıkmayı da büyük bir doğallıkla yapan bir karakteri kesinlikle okumalı.
Profile Image for Hatice.
178 reviews29 followers
September 18, 2016
Toplum tarafından “İsteklerine, tutkularına ket vur, bizim dayattığımız şekilde yaşaman gerekiyor� denilen bir başka kadın daha Tante Rosa. Hayatının her safhasını kendine özgü yaşıyor. Hataları yok mu? Var tabi (özellikle affedilmeyecek, çok belirgin bir hatası var beni sinir eden), kusursuz değil. Fakat hüzne boğulmuş olmasına rağmen, özgürlüğüne hayran kalıyorsunuz. Yürüdüğü yolda düşüp düşüp tekrar ayağa kalkıyor. Soysal'ın değişik bir anlatımı var, tekrarlamalar bazı yerlerde sıktı ama yine de okuması keyifliydi. Çizimleri de kitaba çok yakıştırdım bu arada.
Profile Image for Aslı Can.
757 reviews277 followers
June 20, 2016
Bilemiyorum Tante Rosa, tutunmaya çalıştığın her neyse, çok fazla tırnak izi bıraktın geride.
Profile Image for Gizem.
23 reviews47 followers
December 12, 2017
İyi ki kitaplarınla tanışma fırsatı buldum Sevgi Soysal...
Profile Image for Mustafa Kalkan.
35 reviews6 followers
April 9, 2025
kapak fotoğrafının tatlılığına tutulup aldığım ve iyi ki almışım dediğim bu kitapla birlikte tanışmak için geç kaldığımı düşündüğüm bir yazar daha eklendi hayatıma. artık tüm kitaplarını okumak bir zarurettir benim için. onat kutlar'la birlikte ironik anlatımı ve devrik cümleleriyle beni büyüleyen bir yazar daha keşfetmiş olmanın heyecanını yaşıyorum. sevgili sevgi soysal'la geç de olsa karşılaştığım için şanslı hissettiğim bir gün.

dönemine göre zamanın ilerisinde bir bildungsroman, gerçekliği sorgulayan, hüzünlü, yer yer gül��mseten hafif kaçık ama dimdik bir kadının baştan sona kendine özgü hayatla savaşını anlatıyor. aynı zamanda yaşlanmasına rağmen gençliğin heveslerini terk etmeyen, güçlü bir kadın portresi. Kitabın içindeki çizimler de ayrı güzel.

sevgi soysal kent hayatını, varoluşsal bunalımları ve toplumsal rolleri o döneme göre günlük hayata taşıma açısından öncü bir yazar olduğunu düşünüyorum. diğer birçok aydının aksine, sessizce kenarda kalmayı seçmemiş, harekete geçmiş ve başkalarını da harekete geçirmek istemiş, kitaplarında 70’lerin türkiye’sini anlatırken sadece tanıklık etmekle kalmamış değiştirmeye de çalışmış ve bedelini de ödemiş bir yazar olduğunu öğrendim.

kendisinin 40 yaşında vefat etmesi ne üzücü, ne büyük bir kayıp.


"çıplaktık, yürüyorduk, utanmayı öğrenmemizle unutmamız bir olmuştu, çıplaktık, yürüyorduk. kimin sınava girdiği unutulmuştu, çıplaklık unutturucudur. biz unutmak için, kaçmak için soyunanlardandık, kaçmak için. oysa hatırlamak için soyunulur, hatırlamak için, yüzyıllardan beri unutulanları hatırlamak için. neyin olmadığını, neyin olamayacağını hatırlamak için, yeniden başlamaya gücü olmak için, seçim yapmak için, seçim yapabilecek açıklığa kavuşabilmek için. hayır demek için, evet demek için, başkaldırmak için, yakıp yıkmak için, barış için soyunulur, soyunulur. Tante Rosa daha bir kez olsun bunlar için soyunmadı, bunlar için soyunulabildiğini düşünmedi, görmedi, bilmedi. Tante Rosa bütün kadınca bilmeyişlerin tek adıdır. işte unutmak için, neyi unutmak, neden kaçmak için, işte bunlar hiç bilinmiyor, bunları bilmek bile bir ad değiştirmektir, bir kılık değiştirmektir, neden kaçtığını, neyi unutmak için soyunulduğunu bilmek, sadece bunu bilmek, doğduğu anı bilmek, çıplak doğmuş olduğumuzu bilmek, çıplak öleceğimizi bilmek, hiçbir şeyi bilmemek ya da, ama hiçbir şey bilmediğini de bilmemek, yararsızlığı bilmek, yararsızlığı. Bunun için soyunmak ve suyun dibini görmek."
Profile Image for Duygu Sevimli Çeltik.
173 reviews24 followers
November 29, 2016
Sevgi Soysal'ın en unutamayacağım kitaplarından oldu Tante Rosa. "Kadın" tahlilini öyle iyi yapmış ki Soysal, havalimanı metrosunda sabahın 6'sında beni bana anlatan satırları okurken kafa sallarken buldum kendimi. Hemen ardından Rosa'nın hiçbir alışkanlığının kölesi olmadan, kendi lüksüne dahi boyun eğmeden özgürlükten özgürlüğe sıçrayışı içimde şarkılarla yankılandı. Rosa bir çoğumuzun yaşamak istediği gençliği yaşayıp, bir çoğumuzun korktuğu bir yaşlılıkla KENDİ SEÇTİĞİ HAYATI yaşadı. Bir kez daha Sevgi Soysal'ın ruhuna reverans yapıyorum çok öpüyorum kendisini.
Profile Image for Semih Eker.
129 reviews17 followers
April 3, 2017
Kendi bildiğini, istediğini yaşadı Tante Rosa, özgür bir kadın olarak...Savaştı, kazanamasa da en azından zorladı(belki de kendince kazandı).

* Savaş eksilmiyordu, önce babalar eksildi, sonra ağabeyler eksildi, savaş hiç eksilmedi.

* Sokaktan ayıklar, sarhoşlar, açlar, toklar, güzeller, çirkinler geçiyor. Sarhoş olunur, ama sokakta sızılmaz, aşık olunur ama sokakta yatılmaz, doyulur ama sokakta sıçılmaz, sokak gelip geçmek içindir...

Profile Image for Ceyda Akınç.
35 reviews7 followers
August 8, 2017
Tante Rosa, bulunduğu toplumun sınırlarını kabul etmeyen, kendine çıkış yolu arayan fakat bunun için her deliğe sonu aydınlıktır belki diye atlayan bir kadının hikayeleri...Yazıldığı dönemi düşündüğünüzde Türkiye için alışık olmayan bir kadın portresi.. aslında hala çok kabul edilebilen bir profil olmasa da, varolabileceği düşünülebilen bir kadın.. Üslubunu ve anlatımını beğendiğim için bana yazarın diğer eserlerini de okutturan bir kitap
Profile Image for Aliaa Mohamed.
1,171 reviews2,359 followers
March 2, 2022
حكايات متتالية لشخصية العمة روز، قد نجد أن ما بها من مساوئ يفوق المزايا ولكن رغم ذلك تجد شيئًا غريبًا يجعلك تحبها وتستمتع بقصصها التي ترويها عن حياتها والنحس الذي لازمها حتى بعد وفاتها والحزن الذي غلف أيامها وحيلها المختلفة لإخفاء آلامها، أحببت العمة روز حقًا بكل ما فيها.
Profile Image for Gamze.
14 reviews12 followers
January 5, 2021
"I Love You" ya ne sandın? Bir kendime I Love You!
Profile Image for Emre Ergin.
Author10 books84 followers
December 24, 2023
Oldukça özgün bir kalem ve kesinlikle zamanının ilerisinde bir metin. Erkek taklidi yapan hanım yazarlardan birisi değil. Bir kadını anlatan bir kadın benim için kafa açıcı. Eğlenceli de bir okumaydı.

Ancak metinde öyle aman aman bir derinlik de ummamak lazım. Çaresizlik kelime tekrarıyla veriliyor, sınırları aşmak, toplumun gerisinin umurda olmaması bolca cinsel hevesle. Karakter zaten Avrupa'nın ortasında, Avrupa'ya düşen bombalara üzülüyor. Basit bir "Neden Türk bir yazar Avrupalı karakteri Türkçe yazmış?" eleştirisinin üzerinde bir şey bu, zira karakterin Avrupa hakkında da pek bir hayali yok. Keşke zengin olsa, keşke pörsümese, keşke daha büyük evlerinde daha çok sayıda açılmamış zarfı olabilse, keşke bir sürü yeni kocası olsa, keşke çocuk kalabilse...
Profile Image for üş.
30 reviews1 follower
September 26, 2024
ne kadar güzel bi esermiş bu ya, koşarak diğer sevgi soysal kitaplarını da okuyacağım!
Displaying 1 - 30 of 290 reviews

Can't find what you're looking for?

Get help and learn more about the design.