Å·±¦ÓéÀÖ

Bir kurumda (hastane) hayata gözlerini açıp, başka kurumlar aracılığıyla (okul, aile,işyeri vs) şekillendirilen bireye sunulan tüketim amaçlı, standart "herşey dahil paket bir yaşam"ın eleştirisi olmuş. Bireyin kendi seçimlerinden uzak olan "bu paket yaşamın" kabul edilmesinde kurumsallaştırılmış, tekdüze ve otoriter anlayışa sahip "okul"ların rolü sorgulanmış. Örneğin, mevcut sistemde, birey için doğumda giyeceği kıyafetlerin rengi dahil (pembe ya da mavi) herşey düşünülmüştür ve bu sistem varlığını/gerekliliğini "okul" adı verilen kurumlar aracılığıyla bireylere dikte etmektedir.

Kitapta inandırıcı argümanlardan ve bilimsel verilerden uzak, kişisel fikirlerin çoğunlukta olduğu bir anlatım hakim. İleri sürelen fikirlerin bir kısmına katılmamakla birlikte, haklı olduğunu düşündüğüm fikirler de mevcut. Örneğin mevcut eğitim sistem(ler)i;
1. paralı olması sebebiyle eşitlikçi değildir,
2. belirli bir müfredata sadık kalması nedeniyle tekçi bir anlayışa sahiptir; bu anlayış, standart
bir bireyin oluşmasına neden olmaktadır,
3. diploma-sertifika hedefli olması nedeniyle eğitimli bireyler yaratma amacından uzaktır,
4. "öğrenen kişiye-öğrenciye" bilgiyi doğrudan verir, haliyle öğrenen birey edilgendir. Bu durum, yeni fikir ya da bilgi yaratması beklenmeyen edilgen bir toplumun oluşmasına neden olmaktadır.


"Okul sonsuz tüketim miti 'nin de başlatıcısıdır...İnsan, bir kez okulun bir ihtiyaç olduğunu kabul ettiğinde, diğer kurumlar için de artık kolay bir av haline gelmektedir." (kitaptan bir alıntı)

"Bilginin belirli koşullar altında tüketilen değerli bir meta olmasına karşı koyamazsak, toplumumuz giderek bu uğursuz okul bozuntuları ve totaliter bilgi yöneticilerinin egemenliğine girecektir."(kitaptan bir alıntı)

iyi okumalar...