ŷ

Banu Yıldıran Genç's Reviews > Yuva

Yuva by Judith Hermann
Rate this book
Clear rating

by
47013915
's review

really liked it

judith hermann’la yanlış kitapla tanışmışım. “yaz evi, daha sonra� bana hitap etmeyen öykülerdi. oradaki bohem hayat, anlam veremediğim davranışlar beni içine alamamıştı. meğer tanışmam gereken kitap “yuva”ymış. okuyan herkes söylemişti zaten.
“yuva� anlatıcının otuz yıl önceki bir yazda başına gelen garip bir olayı anımsamasıyla başlıyor. yirmili yaşların başında yaşanan o boşunalık duygusuyla sıkıcı fabrika işindense bir sihirbazın ortadan ikiye böleceği kız olmaya ve 3 ay sürecek gemi yolculuğuna heveslenmesi. öyle güzel bir roman açılışı ki bölüm “bu kadar, sana anlatmak istediğim buydu.� diye bitiyor ve bizi bir bilinmezde bırakıyor.
sonra bugüne geliyoruz. anlatıcı onca heveslendiği yola çıkmış mı? sonra ne olmuş, bizi kısa cümlelerle bilgilendiriyor. şimdi almanya’da kuzeyde ıssız ve soğuk bir kasabadayız. abisiyle çalışacak isimsiz anlatıcımız, kızı büyüyünce kocasından ayrılmış. dünyayı gezmeye çıkan kızının hasretiyle yaşamını değiştirmeye çalışıyor.
anlatıcı, o hayatında kimseyi istemezken zorla arkadaş olan mimi, mimi’nin çiftçi abisi arild, anlatıcının abisi sascha ve abisini parmağında oynatan yirmilerindeki metoforik deniz kızı nike. romanın kadrosu bu kadar. eski koca otis ve hep aklındaki kızı ann ise romanda duygusal olarak varlık gösteren iki önemli kişi.
o kadar bariz bir kuzey avrupa romanı ki� olan bir şey yok. korkunç şeyler anlatılsa da (nike’nin yaşamı gibi) hiçbir heyecan belirtisi yok, ilişkiler tutkusuz, herkes kendi yaşamıyla ilgili, tam işte şimdi oldu, kesin bir şey değişecek dediğiniz yerde yoo hiçbir şey olmuyor. ve ben bu romanlara bayılıyorum. bu kadar düz, bu kadar kendi halinde ve işsizlikten kendini didikleyenlerle dolu romanlar.
romanın her şeyi mitlere bağlayan coşkulu karakteri mimi bizi yoruyor mesela bu romanda. oysa bu ülkede gerçek hayatta karşılaştığımız insanların yarısı kadar bile yorucu değil. bu dinginlikte en göze batmayan, en düz insan çiftçi arild ve anlatıcımız içten içe onun koruyup kollayan, sağlam, güvenilir ve öngörülür karakterine yakınlık duyuyor bence. hayat arkadaşım dediği ve sürekli mektuplaştığı eski kocası istifçi otis’ten, kaçıp giden ve ne yaptığını bilemediği içim endişelendiren ergen kızı ann’den sonra asıl ihtiyaç duyduğu bu çünkü.
peki bunu söylüyor mu? doğru düzgün ilişki başlıyor mu? açık ve net söyleniyor mu bir şeyler? hayır. çünkü kuzey avrupa. birkaç mimikle yaşamınızı sürdürebileceğiniz topraklar.
judith hermann’ın selam çaktığı her yazarı ve kitabını okumuş olmaktan gurur duydum. arada böyle hoş sürprizler var. kasabanın acımasızlığının anlatıldığı bir efsane ve nike’nin içten içe o mağdur deniz kızına benzetilmesi var. ki ben nike’nin yaşadıklarını aynı “dalgaları aşmak”taki bess’e benzettim. kasabanın iki yüzlülüğü dahil. romanda nike, anlatıcının kendi annesini anımsamasını hatırlayan bir figür aynı zamanda. mimi’nin annesi de işin içine girince anneler ve kızları romanın önemli bir izleği oluveriyor.
müthiş sinematografik atmosferi, dinginliği, uzaklığı ve dertleriyle çok hoş bir kuzey avrupa romanı “yuva�. anıl alacaoğlu da bu uzaklığı çevirisiyle çok iyi yansıtmış.
36 likes · flag

Sign into ŷ to see if any of your friends have read Yuva.
Sign In »

Reading Progress

December 13, 2023 – Started Reading
December 13, 2023 – Shelved
December 15, 2023 – Finished Reading

No comments have been added yet.