Å·±¦ÓéÀÖ

‘Beyaz eldivenler takıyordum.Annem ve babamla birlikte yaşıyordum.Çocuk değildim.Otuz yedi yaşındaydım.Alt dudağım hep şiş olurdu.Beyaz eldivenler takıyordum ama uşak değildim.Bir bandoda falan da çalmıyordum.Garson ya da sihirbaz değildim.Bir müzede görevliydim.Anlamlı nesneler müzesinde.Beyaz eldivenleri müzedeki dokuz yüz seksen altı nesneden herhangi birine zarar vermemek için takıyordum.Beyaz eldivenleri ellerimi görmemek için takıyordum.�

Şüphesiz şimdiye kadar okuduğum en ilginç ve orijinal romanlardan biri.Daha önce hiç böyle bir şey okumamıştım.

Anlatıcımız ve baş karakterimiz Francis Orme,çok ilgi çekici,en küçük ayrıntılara takılı,insanlarla iletişim kurmayı tercih etmeyen,annesinin,babasının ve hatta bazen gerektiğinde Peter Bugg denilen adamın geçimini bir heykel kaidesinde heykelmiş gibi yaparak sağlayan sıra dışı bir karakter.Çalıntı nesnelerden oluşan bir müzesi var.Yıllardır birbirleriyle konuşmayıp odalarından çıkmayan anne babasıyla ve benzeri olmayan eksantrik yedi kişiyle harap olmuş Gözlemevi Apartmanı’nda yaşıyorlar.Kurgu diye adlandırılabilecek alternatif bir zaman düzleminde yaşayan Claire Higg.Sürekli ağlayan ve terleyen,yüz çeşit parfümle yıkanmış gibi kokan Peter Bugg.Yirmi,köpek kadın Anca.Ve Kapıcı. Anna Tapp ise yeni bir sakin ve hoş karşılanmıyor.
‘Gelişi ve varlığı,Gözlemevi Apartmanı için bir devri kapatmış,yenisini açmıştı.Apartman sakinlerinin parçalanmış yıllarını yeniden bir araya getirmiş ve bunu yaparak,belki de istemeden,cehennemin kapısını aralamıştı.�
Kişisel tarzlarıyla ,çılgın gerçeküstü hikayeleriyle,narin,melankolik,kırılgan karakterler.

Şimdi dairelere dönüştürülmüş olan Gözlemevi Apartmanı bir zamanlar Tearsham Malikânesi olan ve Orme ailesine ait olan büyük bir mülk.Ama atmosferinden ve gizeminden daha fazlası.Bu karakterler yaşayan,nefes alabilen trajediler.Kendilerini ve üzüntülerini buraya gömmüşler.Unutulmamış geçmişleri,fiziksel dünyaya olan tek bağlılıkları.

Edward Carey,bu tuhaf ve biraz da rahatsız edici bu kitapta alışılmadık bir aşk hikayesi de yaratmış aynı zamanda.Derin,karanlık ve grotesk.
Carey’nin kendisi tarafından çizilmiş karakterlerin illüstrasyonlarıyla,tuhaflığıyla harika inanılmaz bir ilk roman ve güzel bir sanat eseri.