ŷ

Erken Kaybedenler Quotes

Rate this book
Clear rating
Erken Kaybedenler Erken Kaybedenler by Emrah Serbes
5,593 ratings, 4.01 average rating, 213 reviews
Erken Kaybedenler Quotes Showing 1-29 of 29
“Apartmanın girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent?�
“HԲԾ?�
“Otomatik yanan, sensörlü lamba.�
“Hı.�
“Komşu görmüş, yalan söyleme. Süpürge sapıyla kırmışsın dün gece.�
Önüme baktım.
“Neden kırdın?�
Cevap yok.
“Hasta mısın evladım? Söyle bana, neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle…�
“Kırdımsa kırdım, ne olacak! Çok mu değerliymiş?�
“Lamba senden değerli mi evladım, lambanın amına koyayım, lamba kim? Yöneticiye de dedim. Lambanızı sikeyim, kaç paraysa veririz. Sen değerlisin benim için.�
“Beni görünce yanmıyordu baba.�
“Nasıl ya?�
“Görmezden geliyordu, yanmıyordu. Kaç sefer yok saydı beni.�
“E beni görünce de yanmıyordu bazen, böyle el sallayacaksın havaya doğru, o zaman yanıyor.�
“Hadi ya! Sahiden mi?�
“Evet. Ucuzundan takmışlar. Bizimle bir alakası yok.�
Babama sarıldım yıllar sonra.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Öne çıktım, “Göz yaşartıcı gaz sıkmanıza gerek yok� dedim. “Arkadaşlar zaten yeterince duygusal insanlar.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Çünkü büyüdükçe arzularım küçüldü, şaşkınlıklarım küçüldü, beklentilerim küçüldü. Büyüdükçe öyle bir küçüldüm ki içimde taşacak bir şey kalmadı. Büyümenin bir bedeli varsa işte bu, yarım metre uzadım, yirmi kilo aldım ve dünyadan vazgeçtim.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sorar gibi baktı. Üstelemedim. Söylemekten vazgeçtiğim şeyler söylediklerimden daha fazla. Çünkü insanları üzmek istemiyorum.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sonuçta sevilen her kadın güzel bir şarkıdır, bütün sözlerini hatırlayamazsın belki ama melodisi aklında kalır.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“-Öğretmen zararlı olmasın dedi.
-Kitabın zararlısı mı olur?
-Bilmiyorum işte, zararlı olmayacakmış.
-Onun gibi öğretmenin ta amına koyayım!”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Anlaşılmayan inceliklerim yüzünden kabalaşmaya mecbur kalmaktan nefret etmişimdir.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Okuduklarin yasadiklarini degistirir, degistirmese bile farkli bir gozle gormeni saglar.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Beni boş ver. Konu ben değilim ki. Hiçbir zaman da olmadım. Asıl sen kimsin? Senin heyecanların neler, tutkuların neler, hayallerin neler? Şu hayatta başın sıkıştığında ilk kimi ararsın? Seni karşılıksız seven insan kimdir, ne bok yersen ye seni bağrına basacak insan kimdir? Eğer böyle biri varsa bu akşam onu ara, halini hatrını sor bu vesileyle. Yoksa sen de bir gün benim gibi yapayalnız kaldığında ufacık bir şey danışmak için bile arayacak kimseyi bulamazsın. Bu sözlerimi harcanmış yıllarımın manifestosu olarak kabul edebilirsin. Çünkü büyük bir tecrübeyle konuşuyorum, tecrübe ıstıraptır güzelim ve zannettiğinden çok daha fazla ıstırap çektim. İstersen sonra yine araşalım, daha 64 dakika bedava konuşma hakkım var çünkü.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Ihtiyarligin en guzel yani su, agzina geleni soyleyebiliyorsun. Insanlar sadece guluyor.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Bir derviş ya da manyakoğlumanyağın teki değilseniz olayları küçültmeden ya da büyütmeden, oldukları gibi kabul ederek yaşayamazsınız.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sonuçta Gizem hayatımı mahvetti. Haftada bir saat ders anlattı gitti, ben altı gün yirmi üç saat onu bekledim. Onu düşündüm.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Ben mutsuzluğa karşıyım,dedim."
"Neden?"
"Çok fazla mutsuz insan var.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Deniz kenarında yapılan her şeye kumdan kale deniyor lakin bizimki bir vakitler kumdan kale olan bir yapının harabesine benziyordu daha çok. Tarihi görkemini çoktan yitirmiş bir kumdan kale. Surlarında kumdan berduşların şarap içtiği, dibine kumdan köpeklerin işediği, her yeri kumdan çöplerle dolu, yolunu şaşırmış birkaç kumdan turistin gördüklerine göreceklerine pişman oldukları bir kale işte.
(Denizin Çağrısı / Erken Kaybedenler)”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Hiç susmuyordu. Belki de bu dünyada diyalog diye bir şey bulunduğundan haberi yoktu.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Çok kötü bir başlangıç. Daha ilk cümlende, hiç tanımadığın bir insana bir yoksunluğu hatırlatmak. Ancak kötü niyetli biri böyle yapar kızım. Cevap vermedim, ilgilenmez göründüm. Çünkü ben ilk bakışta aşka inanırım, ilk bakışta aşk şöyle bir seydir, insanlar birbirlerine kovan yok mu diye sormazlar bir kere. Öyle bakarlar bir an, merhaba derler, isimlerini söylerler, bu arada taraflardan biri küçük bir espri patlatır, başlar ilişki.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Unutmanın acısı, ayrılığın acısından farklı. Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete. Yani birini er geç unutmaya mahkum olduğunu bilmenin kasvetinden bahsediyorum. Belki de neden bahsettiğimi bilmiyorum, sadece üzülüyorum, vasıfsız keder.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Ben çalışayım didineyim, sabahın yedisinde açayım dükkanı sen oku diye. Özel hoca tutayım sen oku adam ol diye. Sen de çaba sarf etsene biraz. Serseri puşt! Hıyarağası pezevenk! İt!"
Babama kızdığı anlarda bir küfür yetmez, illaki yanına alakalı alakasız çeşit yapacak, kuruyemişçi ya, karışık vereyim tutkusu.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Apartmanın girişindeki lambayı sen mi kırdın Bülent?"
"Hangisini?"
"Otomatik yanan, sensörlü lamba."
"Ჹı."
"Komşu görmüş, yalan söyleme. Süpürge sapıyla kırmışsın dün gece."
Önüme baktım.
"Neden kırdın?"
Cevap yok.
"Hasta mısın evladım? Söyle bana, neyin var, neden kırdın lambayı, yapma böyle..."
"Kırdımsa kırdım, ne olacak! Çok mu değerliymiş?"
"Lamba senden değerli mi evladım, lambanın amına koyayım, lamba kim? Yöneticiye de dedim. Lambanızı sikeyim, kaç paraysa veririz. Sen değerlisin benim için."
"Beni görünce yanmıyordu baba."
"Nasıl ya?"
"Görmezden geliyordu, yanmıyordu. kKaç sefer yok saydı beni."
"E beni görünce de yanmıyordu bazen, böyle el sallayacaksın havaya doğru, o zaman yanıyor."
"Hadi ya! Sahiden mi?"
"Evet. Ucuzundan takmışlar. Bizimle bir alakası yok."
Babama sarıldım, yıllar sonra.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Gece balkonda bekledim. Cahide’yi sorguya çekecektim. Niye böyle bir şey yaptın diyecektim. Orospu olmak zorunda mıydın? Ben senin için ölümlerden dönmüşüm, polis sorgularından geçmişim, cemiyette horlanmışım, dövülmüşüm sövülmüşüm, yüzüme tükürmüşler. Ne önemi var gerçi, ben bu aşk için her türlü çilenin üstesinden gelmesini bilirim. Yeter ki sen orospu olma. Olduysan da oldun, ne yapalım. Seni kurtarmaya hazırım. Kendimi senin için feda etmeye hazırım.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“göz yaşartıcı gaz sıkmanıza gerek yok," dedim. "arkadaşlar zaten yeterince duygusal çocuklar.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sevmiyorsun.Yeterince sevmiyorsun.Yeterince sevsen,bütün sevmeyenler adına da severdin beni.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sonuçta kendini özel zannetmeyeceksin,çok üzücü bir şey ama böyle...Bir gün öleceksin ve hayat devam edecek.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Büyüdükçe arzularım küçüldü,şaşkınlıklarım küçüldü,beklentilerim küçüldü.Büyüdükçe öyle küçüldüm ki...”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Unutmanın acısı ayrılığın acısından farklı. Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete. Yani birini er geç unutmaya mahküm olduğunu bilmenin kasvetinden bahsediyorum. Birini yavaş yavaş unuttuğunun bilincine vardığın anların sıkıntısından bahsediyorum. O kişinin parça parça silinip alakasız hatıraların arasına karışmasından bahsediyorum. Belki de neden bahsettiğimi bilmiyorum, sadece üzülüyorum.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Akıllı kızlar Avarel'den hoşlanmaz Red Kit'i severler.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Sevgi budur, gözlerini kapadığında oradadır ve bir milyon sene sonra bir milyon insan arasında da görsen, ha işte o dersin.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Eko yapacak bir uçurumun kenarına gidip 'Fuck you!' diye bağırmak istedim.Sıkıntılı anlarda kullanılan bir deyim.Amerikan ingilizcesinde 'canın cehenneme' demek.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler
“Bir kartopuydun seni ilk gördüğümde,günler geçtikçe zihnimin en ücra yamaçlarında yuvarlana yuvarlana büyüdün ve şimdi bu akşam, bir çığ halinde indin üstüme.Seviyorum seni.”
Emrah Serbes, Erken Kaybedenler